Bugun...
SON DAKİKA

DÜN SURİYE BUGÜN FİLİSTİN YARIN TÜRKİYE

 Tarih: 02-01-2024 15:17:00  -   Güncelleme: 02-01-2024 15:33:00
Mustafa Erikli

Savaş, savaş, savaş..

 

Savaş mı? Abluka mı? Soykırım mı? Ülkemizin, milletimizin, askerimizin ve emniyet teşkilatımızın varlığı altında huzur ve güven içinde yaşıyoruz. Coğrafyamızın dört bir tarafı ateş çemberi içinde olmasına rağmen; sosyolojik, psikolojik, ekonomik olarak en direk şekilde bu savaşların tesiri altında ve içinde değiliz. Ülkelerin kendi uluslararası politikaları doğrultusunda yansıttığı enformasyonlar ile dolaylı yollardan edindiğimiz haberler ve ekonomik yansımalar dışında seyrediyor ve seyrediyoruz..

 

Her geçen gün daralan çember, bizleri huzursuz ediyor.

 

Diğer taraftan dâhili ve harici bedbahtlar; tüm değerlerimizi, düşüncelerimizi ve ideallerimizi anlamsızlaştırmaya, içini boşaltmaya, kavram kargaşası yaratmaya, toplumun sinir uçları ile oynayarak görüş ayrılıklarını derinleştirmeye devam ediyor!

 

“Yurtta Sulh, Cihanda Sulh.” Demekten bile yaftalanma korkusu ile imtina eder duruma geldik. Cumhuriyetimizin ilanında Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün ifadesi ile "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir" veya 1982 Anayasası'nın 66. maddesinde "Türk Devleti'ne vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk'tür" ifadelerini anlatamamış, savunamamış olduğumuz için bugün “NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE” demekten çekinecek miyiz?

 

Çok nezih bir coğrafyada yaşadığımız her kesin malumu. İçi dışı dört bir tarafı dost mu, düşman mı belli olmayan bir abluka ve ihanet çemberi içindeyiz. Birliğimizi beraberliğimizi dağıttılar, dağıttık. Aile kavramını dağıttılar, dağıttık. Toplumsal ahlak ve etik kuralları dağıttılar, dağıttık. Bireysel davranma kültürünü yerleştirerek ferdiyetçiliği bitirdiler, bitirdik. Şimdi son hamle kaldı; teknoloji ile insanlıktan çıkartmaya ve mekanik insanlar oluşturmaya, tek tip düşünen, yaşayan, konuşan, dinleyen, izleyen, davranan mekanik insanlar. Bir diğer değişle kapitalizmin modern köleleri yani dünya vatandaşlığı kavramı!

 

Peki, bu manzara karşısında nasıl birleşecek, bir araya gelecek, aynı ülkü doğrultusunda yeniden bir milli mücadele başlatacağız? Benim gördüğüm ve hissettiğim kadarı ile çemberle birlikte zaman daralıyor! Kimilerine göre arz-ı mevut, kimilerine göre kürdistan, kimilerine göre kapitalizm savaşları! Konu her ne olursa olsun mevzu derin ve tehlike çanları zangır, zangır çalıyor. Konu derin, konu uzun.. Ben iki büyük insanın sözleri ile konuyu toparlayım:

 

Kurt uzaklardan bakar, dalgın görürmüş merkebi,

Saldırırmış ansızın yaydan boşanmış ok gibi.

Lâkin aşk olsun ki, aldırmaz da otlarmış eşek,

Sanki tavşanmış gelen, yâhud kılıksız köstebek!

Kâr sayarmış bir tutam ot fazla olsun yutmayı...

Hasmı, derken, çullanırmış yutmadan son lokmayı!.. Mehmet Akif ERSOY

 

 

Ey Türk gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.

 

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dâhilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin. Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.

 

Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur. Mustafa Kemal Atatürk

 

Saygı sevgi hürmet ve muhabbetlerimle..

  Bu yazı 555 defa okunmuştur.
  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
  • BUGÜN ÇOK OKUNANLAR
  • BU HAFTA ÇOK OKUNANLAR
  • BU AY ÇOK OKUNANLAR
YUKARI